← Arşive dön

Anksiyete veya Kaygı Bozukluğu

2020-05-17 14:39:10

Anksiyete, sürekli olarak korku, endişe, stres, gerilim gibi olumsuz duyguları hissetmektir. Diğer bir adı kaygı bozukluğudur.

Birçok insanın hayatının belli bir döneminde bu duyguları hissetmesi olağandır. Fakat devamlı yorgunluk, huzursuzluk hali, gelecek için sürekli endişe duyma, iş ya da okula odaklanamama, gece uykuya dalmada zorlanma ya da kolayca tedirgin olma durumları gibi günlük hayatımızı olumsuz etkilemeye başlarsa anksiyete bozukluğuna sahipsiniz demektir.

Kaygıya Neler Sebep Olabilir?

Sosyal durumlarda, bu durum başkalarıyla konuşmanızı zorlaştırabilir ve sürekli yargılanmış gibi hissetmenize ya da kekemelik, terleme, kızarma veya mide rahatsızlığı gibi semptomlar geliştirmenize sebep olabilir.

Kaygı hissettiğimiz durumlarda neler yapmalıyız?

Kaygı hissettiğimiz durumlarda en kötü ihtimali düşünmek. En kötü ihtimal ortaya çıkarsa nasıl bir yol izleyecegimizi düşünmek. Üzerinde devamlı düşündüğümüz çözemediğimiz durumlarda o problemi o an bırakıp başka uğraşlar bulmak. Zihnimiz arka planla o problemi çözmeye devam eder ve biz daha sonra problemi düşündüğümüzde daha kolay çözdüğümüzü fark ederiz. Bizi kaygılandıran durumu ve 6 ay sonrasını düşünmek. 6 ay sonra şuan yaşadığımız sorunun bize nasıl hissettirecegini düşünmek kaygıyı azaltır. Kaygıyı çok fazla içimizde tuttuğumuzda gerçekten kaygılanacak bir durum olup olmadığını farkedemeyebiliriz. Böylesi durumlarda güvendiğimiz birine duygularımızı anlattığımızda karşımızdaki bizi daha gerçekçi noktaya çekebilir.

Bunularla beraber nefes egzersizleri, fiziksel aktivite, kitap okuma- yazı yazma gibi herhangi bir duruma odaklanma da anksiyeteyi azaltan faktörler arasında.

Haftaya görüşmek üzere, sağlıcakla kalın.