Emir Timur ve Yıldırım Bayezid, tarihin ve kaderin birbirinden ayrılmayacak şekilde birleştirdiği iki rakip Türk Hükümdarı... Her ikisinin de bilinmeyeni, bilineninden oldukça fazla. Emir Timur sıfırdan teşkilatlı bir devlet inşasına başlamışken, toy bir devlet olan Osmanlı o sıralarda Balkanlardaki egemenlik sahasını pekiştirmeye çalışıyordu. Fakat Osmanlı’nın Balkanlarda rahat hareket edebilmesi Anadolu’da kurulması gereken Türki siyasi birliğine bağlı idi. Bu yüzden Kosova Savaşında büyük bir cengâverlik göstererek savaşın Türkler lehine dönmesini sağlayan ve babasının şehadeti ile kardeşi Şehzade Yakub’u taht savaşından mahrum eden, Bayezid çoktan Yıldırım ismini alarak küffara karşı savaşın yanında hızlı bir şekilde Anadolu Türk Siyasi birliğini sağlamaya koyulmuştu. Emir Timur ise, yalnız Türk-İslam dünyasının büyük hükümdarlarından biri olmakla kalmayıp, tarihin kaydettiği en büyük cihangirlerden biri olma yolunda ilerliyordu.
Bu iki Hükümdar bir gün karşı karşıya gelecek, ikisi de zafer kazanacaklarına inanarak, gelecekte nelere etki edeceklerinden habersizlerdi. Sonuçta Türk tarihinin en önemli dönüm noktalarından biri olan Ankara Savaşı’yla Osmanlı’yı Fetret Devrine sürükleyen siyasi gelişmelerin yaşanması ve en önemlisi yüzyıllardır haklarında emin olunamayan bilgilerle dolu kocaman bir Timur ve Yıldırım Bayezid algısı.
Timur 8 Nisan 1336 yılında Semerkant’ın güneyinde bulunan Keş kasabasında doğdu.[1]Babası Emir Turagay, Çağatay Hanlığında Barlas[2]boyunun beyi idi. Baba tarafından Moğol, anne tarafından Türk’tü. Babası Tasavvufa çok önem verdiğinden oğlu Timur’u da o şekilde yetiştirmek istedi. O yüzden çocukluğundan yetişkinliğine kadar medreselerde tarikat, ilim tahsili ve ahlak terbiyesi ile yetişti. Babasının en önemli isteği âlimlere, tarikat liderlerine ve bilginlere saygı göstermesi, duasını alması oldu.
Bir çarpışmada ayağından yaralanmış olduğundan dolayı tarihte Topal Timur anlamında Farsça bir kelime olan Timurlenk olarak anılmıştır[3].[4]Maveraünnehir hanlarından Cengiz Hanın soyundan gelen Emir Hüseyin’in kızı ile evlenmiş olmasından dolayı kendisine Moğolcada damat anlamına gelen Gürgan lakabı verilmiştir.
Dönemin Semerkant valisi Emir Kazan’ın isyanında onunla birlikte hareket etmiş 1368 yılında Belh emirliğini elde ederek makamı yükselmiştir. Çok değişik savaş taktikleri ve aldatma teknikleri ile daha savaşa başlamadan bir adım önde olmuştur. Psikolojik savaş taktiklerini kullanarak korku ve dehşet imajı oluşturarak savaş kazanmasını bilmiştir.
Not: Bundan sonra bu sayfa aracılığıyla sizlerle tarih üzerine hasbihal edeceğiz. Haftaya yazımızın devamında görüşmek üzere, sağlıcakla kalın!
[1]Justin Marozzi,“Timurlenk İslam’ın Kılıcı Cihan Fatihi”. s 23
[2]Barlaslar, Barlas Boyu veya Barlas Aşireti Orta Asya'da bulunan Türkleşmiş Moğollardır. Ve Büyük Timur İmparatorluğu'nun yönetici boyudur. https://tr.wikipedia.org/wiki/Barlaslar
[3]Lord Kinross, “Osmanlı İmparatorluğu Yükselişi ve Çöküşü”. s 71.
[4]İsmail Aka, “Timurlular Devleti Tarihi”. s 6.