Koronavirüs pandemisinin Çin’ in Wuhan şehrinde kurulan bir hayvan pazarında ortaya çıktığını belirtmiştik. Haliyle salgınların hemen hemen aynı bölgelerde ortaya çıkıp yayılması insanların kafalarında soru işaretleri yarattı. Bunun sebebi ise genelde virüslerin ortaya çıktığı Uzakdoğu’ da insanların yemek kültürleri olarak yorumlanmakta.
Foto: healthtydebate.com / Wuhan Hubei China
Virüse sebep olan hayvanın da bölgede tüketimi oldukça yaygın olan yarasa olduğu iddia ediliyor. Fakat unutmamakta fayda var ki coğrafya kaderdir ve Uzakdoğulular da o bölgede bulabildikleri hayvanları tüketerek beslenmelerini sağlıyorlar. Yani sadece yarasa değil birçok farklı vahşi hayvan bu pazarlarda satılıyor ve tüketiliyor.
Yaşadıkları bölgeler de buradaki insanları zorlu koşullarla boğuşmak zorunda bırakmış ve bunun bir sonucu olarak vahşi hayvanların besin olarak tüketilmesi kültürlerinin birer parçası haline gelmiş. Bu noktada ise koşulları olduğundan daha fazla zorlaştıran bir takım yapılar var. Örneğin Tayland, Endonezya gibi uzakdoğu ülkelerindeki yağmur ormanlarının uluslararası şirketlerin üretim amaçları ölçüsünde büyük oranda tahrip edilerek palm yağı üretimi için kullanıldıkları bilinen bir gerçek. Hatta bu sebeple birçok canlının nesli tükenme tehlikesi altında. Yarasa gibi vahşi hayvanlar bu şekilde yaşam alanlarını-beslenme havzalarını kaybediyor ve başka bölgelere gitmek zorunda kalıyorlar. Fakat gittikleri bölgelerde yerlilerin dahi yemediği ilaçlı gıdaları tüketiyorlar. İşte biz bunun sonuçlarını Covid-19’ un sebebi olarak gösterilen bu tip mutasyona uğramış yarasaların tüm dünyayı hasta ederek binlerce insanın ölümüne sebep olmasıyla görüyoruz.
Uzakdoğuluların bölgede yarasa, fare, yılan hatta komodo ejderi gibi bizim vahşi hayvan olarak adlandırdığımız canlıları tüketmeleri yeni bir alışkanlık değil. Fakat içeriğinde binlerce hastalığa sebep olduğu tespit edilen ilaçlı ya da GDO’ lu gıda üretimi kar elde etme hırsımızın eseri. Şunu söylemek gerekir ki Uzakdoğuluların yaşadığı bölgeler bizim tükettiğimiz koyun, keçi, inek gibi memeli hayvanların yaşamasına izin vermiyor.
Foto: NYT
Bugün yaşadıkları bölgelerde daha fazla tavuk çiftlikleri kurulmuş durumda ve üretimi de yapılıyor. İçlerinde bu tip vahşi hayvanları artık tüketmeyen büyük bir çoğunluk var. Ama aynı zamanda bu yaşam koşullarının getirdiği bir alışkanlık ve tamamen ortadan kalkamıyor. Bu sebeplerden ötürü bize düşen yaşadığımız dünyada bizden başka canlıların da olduğunu idrak ederek onların yaşam alanlarına müdahale etmemek, tarım havzalarımızı korumak ve doğamızı daha iyi tanımak.